Beyin/Senin Hikayen kitabı bedenimizi biyolojik anlamda tanımak ve en önemlisi bedeni yöneten beynimizi biyolojik anlamda tanımak için anlatımı yönünden ideal bir kitap demekten çekinmeyeceğim. Çünkü bir tıp öğrencisine anlatır gibi değil de sıradan bir insana yani bana -bakın beyin denilip geçilen bu bölgenin şu kısmında falanca bölümler var bunlar şöyle işe yarıyorlar, filanca kısımlar zarar gördüğünde şöyle şeyler olduğu gözlemleniyor- gibi ve çoğunlukla örneklere de dayandırarak. Ayrıca yapılan deneylerden bahsederek bizim de mantık ilişkisi kurmamıza olanak tanıyarak zenginleştirilmiş bir içeriğe sahip altı bölümden oluşuyor. Bu bölümlerin her birinde onlarca başlık ve bu başlıklarla ilgili görseller bulunuyor. Koyu renkli sayfalarla konuyu ayırarak o başlıkta anlatılmak isteneni parantez içinde anlatırmış gibi detaylı içerikler bulunuyor. Sözü daha fazla uzatmayıp görselde kitabın bir bölümünden çıkardığım notları buraya bırakmak istedim. Tabi kitapta altını çizdiğim önemli gördüğüm yerleri deftere not edecek olsaydım sanırım Notlar adı altında yeni bir kitap çıkardı ortaya.
Son olarak kitapta en çok etkilendiğim bir kısmı paylaşmak istiyorum;
"Bir kafede birlikte oturduğumuzu düşünelim. Sohbet ederken kahvemden bir yudum almak için fincanı yukarı kaldırdığımı fark ediyorsunuz. Bu eylem öylesine sıradan ki kahvenin bir kısmını yanlışlıkla gömleğimin üzerine dökmediğim sürece üzerinde konuşulmaya bile değmez. Ama hakkını vermek lazım: Fincanı ağza götürmek aslında hiç de öyle az buz iş değil. Robotik alanında bu tür bir işin aksamadan yürütülebilmesi için hâlâ büyük çaba sarf ediliyor. Neden mi? Çünkü bu basit eylemin arkasında, eşgüdümleri beynim tarafından titizlikle sağlanan trilyonlarca elektrik akımı var."
Keyifli okumalar :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder